LOZAN ŞEHRİNİN SUNDUĞU EŞSİZ DENEYİMLER

 Lozan, Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin merkezinin bulunduğu, hemen dışında üzüm bağlarının uzandığı güzel bir İsviçre şehridir. Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atıldığı anlaşmanın yapıldığı, ülkemizin yasallık kazandığı, zaferle döndüğümüz bir şehir burası. Dolayısıyla bizim için önemi bir hayli büyük. 

İsviçre’nin dördüncü büyük şehri ve Fransızca konuşulan bölgenin başkenti Vaud kantonudur. Cenevre Gölü’nün Cenevre’den sonra ikinci büyük şehridir. Buna ek olarak kuzeyinde Jura dağları ve gölün karşı tarafında da Fransa bulunmaktadır.

Şehir, Cenevre Gölü kıyısındadır. Cenevre kentine ise 60 km uzaklıktadır. Cenevre’den trenle Lozan’a 40-50 dakikada trenle ulaşabilirsiniz. Biletleri daha uygun fiyatlı olan şu siteden alabilirsiniz.

Gezi rotası için İSVİÇRE GEZİ ROTASI yazımı okumalısınız.

Lozan’ın ayrı bir havası vardı. Huzurun, sessizliğin hakim olduğu Cenevre Gölü’nün kenarındaki çimlerde piknik yaparak, şehrin insanlarıyla iç içe oturarak onların kültürlerine tanıklık ettik. Tabi biz kuru patlıcan dolması yerken onlar da bizim kültürümüze biraz tanıklık etmiş oldu ama neyse konumuz bu değil 🙂

Bu masalsı şehri 1 günde gezebilirsiniz. Fakat oldukça dik bir kasaba. Hatta İsviçre’deki bir film yönetmeni olan Godart, Lozan hanımları için sürekli yokuş yukarı yürümenin onlara dünyanın en güzel bacaklarını verdiğini söylemiş. 🙂


LOZAN’DA KEŞFEDİLECEK YERLER:

Olimpiyat Müzesi

Olimpiyatları yakından deneyimlemek ve olimpiyat ruhunu sporcuların hissettiği şekilde hissetmek isterseniz bu müzeyi kesinlikle ziyaret etmelisiniz. Müze pazartesi günü hariç 09.00′ dan 18.00’e kadar açık ve girişler 20 CHF.

Lozan Katedrali

Lozan Katedrali, İsviçre’deki en büyük ve tartışmasız en önemli erken dönem Gotik kilisesidir. Katedralin içinde büyük bir org var. Bu org Avrupa katedraline yerleştirilen ilk Amerikan orgu olarak 2003 yılında açılmış. Bu orglar ayinler ve konserler sırasında çalınıyor. Konserler ise çoğunlukla cuma akşamı gerçekleşiyor.

Katedral programına buradan ulaşabilirsiniz.

Tüm bunlara ek olarak katedralde ilginç bir olay yaşanıyor. Ya da benim çok ilgincime gitti bilemiyorum. Ama bence siz de şaşıracaksınız. Düşünsenize gecenin bir yarısı adamın birisi çıkıp kulenin tepesinde saati haykırıyor.

Bu olay bir gelenek haline gelmiş. Ve bu zamanda bile bu geleneği sürdürmeleri takdire şayan doğrusu. Geleneğe gelecek olursam; katedralin bekçisi gece 22.00 ile 02.00 arası kulede nöbet tutuyor ve her saat başı saati haykırıyor. Buna ilaveten bir de odası var katedralde. Bu olaya tanıklık etmenizi isterim. Katedrale girişler ise ücretsiz.

Ouchy ve Göl Kenarında Yürüyüş

Ouchy, Lozan’ın en ünlü sahil bölgesi ve muhteşem bir manzaraya ev sahipliği yapıyor. Vaktiniz olursa burayı ziyaret etmeyi es geçmeyin derim. Ayrıca Lozan görüşmeleri sırasında İngiliz heyetinin kaldığı Lozan’ın en lüks oteli Beau Rivage Sarayı’nın yanı sıra Uşi Antlaşması ve Lozan Konferansının yapıldığı Château d’Ouchy da burada yer alıyor.

Lavaux üzüm bağları

Lozan’da mutlaka görülmesi gereken birisi olan üzüm bağları, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alıyor. Üstelik eşsiz bir manzaraya sahip. Eğer yerel bir bağcının mahzenlerinden birinde otantik bir şarap tadımı ile günü bitirebilirseniz kendinizi şanslı sayabilirsiniz.

Sauvabelin Tower

Bu kule, esas olarak yerel ormanlardan elde edilen Douglas köknarından yapılmıştır. 2003 yılında inşa edilen bu 35 metre yüksekliğindeki kulenin tepesinden şehri kuş bakışı seyredebilirsiniz.

Palais de Rumine

24 Temmuz 1923’te Lozan Antlaşmasının imzalandığı otel burası. Eski kent bölgesinde hemen gölün kenarında olan bu yapıyı zaten göreceksiniz. İçini de gezmeyi unutmayın. Devamında avludaki taş merdivenlerde gezinip havuz kenarında soluklanabilirsiniz.

l’Art Brut Koleksiyonu

Psikiyatri hastanesindeki hastalar ve mahkumlar gibi kendi kendini yetiştirmiş sosyal dışlanmışlar tarafından üretilen, türünün tek örneği olan “yabancı sanat” koleksiyonunu sergilendiği müze. Jean Dubuffet, bu kişilerinin sanat kalitesini fark eden ilk kişiydi. Eserlerine Art Brut adını verdi. Sayısız örnek topladı ve bunları 1971’de Lozan şehrine bağışladı.

Ayın ilk cumartesi günleri rehberli tur ücretsiz olup diğer günler müzeye giriş ücretsiz fakat turlar için rezervasyon yaptırmanız gerekiyor. Buradan rezervasyon yapabilirsiniz.

Lozan Tarih Müzesi

Lozan ve çevresindeki hayata ve kasabanın kendisine odaklanan şehrin tarihini anlatan bir müze burası. Müzede günlük yaşam, madeni para koleksiyonu, kalaylı parçalar, seramikler, vitraylar, ahşap işçiliği, silah, mobilya ve kıyafet koleksiyonu mevcuttur. 12 CHF ücreti var.

Rolex Öğrenme Merkezi

Lozan kampüs merkezi ve kütüphanesidir . 2010 Pritzker Mimarlık Ödülü’nü kazanan Japon ikili SANAA tarafından tasarlanan bu yapı, 22 Şubat 2010’da açıldı. Kütüphanede 500.000 eser mevcut ve 860 öğrenci barınabiliyor.

Ale Kulesi

Bizdeki Galata Kulesi’ni andırıyor. Bu gözetleme kulesi 1340 yılında inşa edilmiş. O zamanlar görevi Ale Banliyösünü savunmakta olan kule şehrin geçmişini yansıttığı için korunuyor. Kuleyi sadece dışarıdan görebilirsiniz.

Vaud Güzel Sanatlar Müzesi

1841 yılında açılan Lozan’daki Vaud Güzel Sanatlar Müzesi, İsviçre’nin yalnızca sanata adanmış en eski müzelerinden birisidir. Müze, 10.000’den fazla eseri barındıran geniş bir koleksiyona sahip ve her yıl ziyaretçilere geçici sergiler sunmaktadır.

Müze, Lozan tren istasyonunun hemen yanında bulunan Lozan’ın yeni “ Plateforme 10 ” sanat bölgesinde yer alıyor. Etkinlikler ve rezervasyon bilgilerine bu siteden ulaşabilirsiniz.

Sizi yönlendirdiğim sitelerin dilini Türkçeye çevirerek rahatça dolaşabilirsiniz. Ayrıca bana Instagram’da da arkadaşlık ederseniz çok sevinirim. Sevgilerle…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir